Hakkımızda

 

TESS&TESPİH

Usta zanaatkarların izini taşıyan tamamı el yapımı tespih tasarımlarıyla hem binlerce yıllık tespih geleneğini yaşatan hem de çok değerli bir hatıra olarak ayrı bir önem sergileyen Tess&Tespih markasını, kurucusu Başak Başdaş anlatıyor.

 

Mobilya tasarımından tespih tasarımına uzanan tasarım yolculuğunuzdan ve bu tutkunuzun kaynağından bahseder misiniz?

Üniversitede Endüstri Ürünleri Tasarımı okudum. Kendimi bildim bileli hayatımda tasarım hep vardı. Mobilya tasarımı ve üretimi yapan aile şirketimizde lise yıllarında çalışmaya başlamıştım; ancak üniversitede tasarım okumayı seçmemin nedeni, çocukluğumdan beri ilgi alanım olan mücevher ve aksesuar tasarımını yapmak istememdi. Babam için yaptığım bir tespihin ilgi görmesi ve özel tespih siparişleri almamla da Tess&Tespih’in yolculuğu başladı.

Sadece tespih tasarımına odaklanan bir aksesuar markası kurmaya nasıl karar verdiğinizi, neyi amaçladığınızı ve Tess&Tespih’in kuruluş hikayesini kısaca anlatabilir misiniz?

Aslında başlangıçta sadece tespih markası olmak gibi bir düşüncem yoktu. Tespihle birlikte her türlü takı ve aksesuar tasarlayıp üretiyordum. Üst üste tespih siparişleri aldıkça tespihin kültürümüzün ayrılmaz bir parçası olduğunu ve bu konuda daha yaratıcı ve özgün çalışmalar yapılabileceğini gördüm. Taşların, kemiklerin bir ipe dizilmesi ilk insanlara kadar dayanmaktadır. İlk insanların ipe dizdikleri kemiklerin, avlanmada bereket ve uğur getireceğine inandıklarını görüyoruz. Tüm dinlerde ve tüm kültürlerde taşların, kemiklerin, madenlerin bir ipe dizilerek kullanıldığını görüyoruz. Hem görsel hem felsefi açıdan tarih boyunca var olan ve kültürümüzde çok önemli bir yeri olan tespihin, geleneksel ruhunu bozmadan daha özgün ve yaratıcı tasarımlarla desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum.

Yeteneğinizi daha ileri götürmek ve tespih tasarımına daha çok hakim olmak için bugüne kadar neler yaptınız?

Bu işi yapmaya karar verdikten sonra Kapalıçarşı’da çeşitli atölyelerde 2 yıl metal tekniği ve klasik kuyumculuk tekniği üzerine eğitimler aldım. Ayrıca taşlar konusunda da eğitimler aldım. Kullandığımız her malzemenin titreşimi farklı. Bize hissettirdiği duygular farklı. Elimizde taşıdığımız ürün hem ürün kalitesi hem de işçilik olarak mükemmel olmalı. Bize iyi enerjiler yüklemeli, iyi hissettirmeli. Gerek yurt içinde gerekse yurt dışındaki fuarlara katılıyorum. Yayınları takip ediyorum. Kendimi bu konuda sürekli geliştirmeye hep daha iyisini yapmaya gayret ediyorum.

Marka logonuz da en az marka isminiz kadar ilgi çekici, neyi sembolize ettiğini anlatır mısınız?

Marka logomuzda iç içe geçmiş kare ve dikdörtgen var. Kare, Eski Mısır ve Maya uygarlıklarında sağlamlığı, istikrarı ve dengeyi temsil eder; 4’ün 4 yönle olan ilişkisi ise Tanrının bütün aleme uzanan gücünü...Tess&Tespih ürünleri kullanıcıların içindeki gücü harekete geçirmek üzere tasarlanıyor. Logomuzda da bunu vurgulamak istedik.

Hem tespih taşlarının seçiminde hem de imame kısımlarının tasarımında oldukça orijinal çalışmalar sergiliyorsunuz; bu noktada genellikle nelerden ilham alıyorsunuz, koleksiyonlarınızı nasıl oluşturuyorsunuz?

Yaşam sürecinde etkilendiğim her olay bana ilham verebiliyor. Yaratmak çok farklı bir heyecanı da beraberinde getiriyor. Severek yaptığınız her işte başarılı olursunuz. Ama en önemlisi kalbime gelen ışığı, araştırma ve akıl gücümle harmanlıyorum. Koleksiyonlarımı oluştururken yaşadığım her olaydan ya da bulunduğum her ortamdan etkilenebiliyorum. Önemli olan her koleksiyonumun içerdiği mesaj ve bütünlüğünün olması.

Tess&Tespih olarak en önem verdiğiniz detaylardan biri tasarımlarınızın tamamının el yapımı olması. Bu konudaki hassasiyetinizden ve binlerce yıllık tespih geleneğini markanıza nasıl adapte ettiğinizden bahsedebilir misiniz?

Tespihin diğer aksesuarlardan daha farklı, mistik bir yönü var. İlk çağlardan beri insanlara güç vermiş. Gerek rahatlamak için terapi amaçlı, gerek dini amaçlı kullanılsın insanların direkt duygularına hitap etmiş. Her duygu durumunda kullanılmış. Bu açıdan baktığınızda başka hiçbir üründe böyle bir özellik göremezsiniz. Dolayısıyla tespih tasarlarken binlerce yıllık tespih geleneğinin ağırlığına da saygılı olmak gerektiğini düşünüyorum. Teknolojinin bu kadar geliştiği bir dünyada teknolojiyi asla kullanmam diyemezsiniz. Ancak ürettiğim her üründe el emeği, göz nuru var; bu da bizim ürünlerimizi ayrıcalıklı kılıyor.

Tespihlerinizi tasarlarken ağırlıklı olarak hangi materyalleri, değerli taşları kullanmayı tercih ediyorsunuz? Tespih taşlarını nerelerden getiriyorsunuz?

Çok çeşitli materyaller kullanıyorum. En önem verdiğim şey taşların doğal olması. Yakut, zümrüt, safir, pırlanta gibi değerli taşların yanı sıra akik, oniks, yeşim gibi yarı değerli taşlar, ayrıca fildişi, kaplumbağa kabuğu, mors dişi gibi hayvansal esaslı malzemeler kullanıyorum. Tasarımlarımda genellikle bu taşları altın ve gümüşle kombine olarak kullanıyorum. Ürünlerimi gerek yurt içi gerekse yurt dışından çok çeşitli noktalardan özel olarak seçiyorum.

Bugüne kadar ürettiğiniz en lüks ve en özel tespih hangisiydi?

Azeri bir müşterimin siparişi üzerine tamamen kendisine özel olarak tasarlanmış; yakut, altın ve pırlantadan oluşan bir tespih yapmıştım. Daha sonra aynı tespihin 99 taneli olanını da eşi için yaptım. Gerçekten özel bir çalışmaydı.

Hangi aralıklarla koleksiyonlarınızı yeniliyorsunuz? Kişiye özel üretim yapma imkanı sunuyor musunuz?

Yılda iki kez koleksiyonumu yeniliyorum. Dileyenlere kişiye özel sipariş de yapmaktayım.
Yazımızın tamamına https://www.alwaysfashion.com/tr/tess-tespih-2 linkine tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Tess Tespih HABERLER

Bültenimize kayıt olarak indirim ve kampanyalardan ilk siz haberdar olabilirsiniz.